Son Şehzade (Neziroğlu)
Mürekkebin akmadığı yerde kan damlar

Eşekli Kütüphaneci Mustafa Güzelgöz

Şimdi öyle bir karekterden bahsedeciğiz ki yaşadığı dönem ve koşullar dikkate alındığında ne tür zorluklar çektiğine şahitlik edeceğiz.Öyle ki, üstlendiği görevi "masa başında oturup maaş almaktansa birşeyler yapmalı,farkındalık oluşturmalı" diyerek amirlerince "görevinin dışında işlerle uğraşıyor" gerekçesi ile emekliliğe zorlanan koca yürekli bir adam namı diğer Eşekli Kütüphaneci Mustafa Güzelgöz...

Memleketi Nevşehir'de heykeli dikilen bu adam kim..?








1921 yılında Ürgüp’te doğdu Mustafa Güzelgöz. Çalışmak için gittiği İstanbul yılları ve 2. Dünya Savaşı nedeniyle 3.5 yıl süren askerliğinin ardından, 23 yaşında idealist bir kütüphane memuru olarak Ürgüp Tahsin Ağa Kütüphanesi’nde çalışmaya başlar. Bekçi olarak atandığı kütüphanede, sadece kitaplara bekçilik yapmak yerine onları halka okutma derdine de düşer. Güzelgöz işe Ürgüp Tahsin Ağa kütüphanesi’nin rutubetli ve tozlu odalarına kaldırılan kitapları gün yüzüne çıkararak başlar. Bununla da yetinmeyerek, çevresine yazdığı mektuplarla kitap bağışı isteyen Güzelgöz’ün bu çabaları sonuç verir ve kütüphane kurulur. Ancak kütüphane ilgi görmez. Bunun üzerine Mustafa Güzelgöz, “Madem halk gelmiyor, ben kütüphaneyi ayaklarına götürürüm” düşüncesiyle seyyar kütüphane fikrini hayata geçirir. Hazırlattığı kitap sandıklarını eşeklere yükleyen Mustafa Güzelgöz, yollara düşer. Kitapları, eşek, katır ve atlar marifetiyle 36 köye ulaştıran Güzelgöz önce yadırganır. Hatta kendisi ile dalga geçilir. Ancak Güzelgöz yılmaz ve seyyar kütüphaneciliğe devam eder.

Çevresindekilere
 “Bakın kütüphane bomboş duruyor, gelin kitap okuyun.” dediyse de geleni gideni olmaz. Amirlerine durumu bildirir.Cevap malum tabi...

– Kardeşim otur oturduğun yerde, maaşını düzenli alıyon mu, almıyon mu?

– Alıyorum.


 – Eee, o zaman ne karıştırıyon ortalığı, gelen giden olsa maaşın mı artacak? Başına daha fazla bela alacan, o kütüphaneye yıllardır kimse gelmez zaten…

23 yaşındaki genç memur “Ne yapayım, ne yapayım?” diye düşünür durur. Sonunda aklına bir fikir gelir, eşine söyler. Eşi önce “Deli misin bey?” der, ama kocasının bir şeyler üretme, işe yarama çabasını yakından görünce fikri kabullenir.
O dönem devletteki amirlerinin çıkardığı tüm engellerin tek tek, binbir güçlükle üstesinden gelir.

Çünkü o zaman da şimdiki gibi, “Aman bir şey yapmayalım da başımıza bir iş gelmesin. Çalışsan da aynı maaş, çalışmasan da“ zihniyeti aynen var.

Ve hemn işe koyulur...İki adet sandık yaptırır.Sandığın kalınlığına göre 
180-200 kitap sığar. Sandıkların üstüne de  “Kitap İare Sandığı” yazar. Kitapları eşeğe yükler ve köy köy gezmeye başlar.
Kütüphaneye de bir yazı asar:

“Sadece Pazartesi ve Cuma günleri açıyoruz.”

Bir süre sonra adı “eşekli kütüphaneciye”çıkan Mustafa Güzelgöz’ün dağıttığı kitapları köylüler okur ve 15 gün sonra geldiğinde iade ederek yenisini alır. Ancak Güzelgöz için sorun devam etmektedir. Çünkü kitaplara sadece erkekler ilgi gösterir. Nedeni ise kitapları dağıttığı ve erkeklerin ilgisini çekmek için radyo koyduğu kahvehaneye kadınların gelmemesiydi. Çok geçmeden Güzelgöz bunun da çaresini bulur ve kütüphanenin kapalı olduğu Salı günlerini kadınlara ayırır. Kadınların ilgisini çekebilmek için de Singer Firmasına bir mektup yazarak Dikiş Makinesi ister.Bir müddet sonra makine gelir ve kütüphaneye yerleştirilir.




Mustafa Güzelgöz’ün bu çabaları sonuç vermeye başlamıştır artık. Köylülerin kitap okuma alışkanlığı oluşmuş, hatta kitap seçimleri iyiden iyiye gelişmiştir. Karain Köyü’nde Balzac’ın klasikleri bile okunmaya başlamıştır. Güzelgöz, sadece eşekli kütüphaneleriyle kitap okuma alışkanlığını sağlamakla kalmamış, yöresinde kültürel alanda bir çok yeniliğe de öncülük etmiştir. Folklor ve bando çalışmaları, ilk sinema gösterimi ve fotoğrafçılık çalışmaları, spor teşkilatı ve köy gazetesi bunlardan sadece bir kaçıdır.




Çalışmalarıyla, “Amerikan Barış Gönüllüleri Derneği’nin İnsanlığa Hizmet Ödülü”ne layık görülen Mustafa Güzelgöz, emekliye ayrılması ise hazindir. "Görevi dışında işler yaptığı" gerekçesiyle soruşturma geçiren Güzelgöz, 50 yaşındayken emekliliğe zorlanır ve emekli edilir. Kendisi için düzenlenen jübile ile Eşekli Kütüphaneci Mustafa Güzelgöz, zorunlu olarak 28 yıllık kütüphanecilik görevine veda eder.




Güzel ülkemizde düşünce anlamında daha nice müteşebbislerimiz Mustafa Güzelgöz gibi vesayetçi devlet aklı tarafından heba edilmiştir.Bizler "görevi dışında başka işlerle uğraşıyor" diyerek genç yaşta emekliliğe sevk ettiğimiz bir insan, ABD liler tarafından "Barış Gönüllüsü" ve "İnsanlığa Hizmet" ödülüne layık görülüyor.

Yorum okuyucunun...

İlhan Nezor



 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol